Uzman Doktor Sibel Meryem Alpar, uyku apnesinin, genellikle üst solunum yollarının tıkanması nedeniyle solunumun güçleştiği ve sıklıkla solunumun durup başladığı ciddi bir uyku bozukluğu olduğunu belirtti. Bu durumda kandaki oksijen seviyesi düşer ve dokulara yeterince oksijen gitmez. Hastanın uyanmasına neden olan oksijen eksikliği, ancak hastanın uyanmasıyla normale döner. Uyku apnesinin en yaygın türü obstrüktif uyku apnesi sendromudur. Diğer türü ise merkezi apnedir. Uyku apnesi, üst solunum yolu kaslarının gevşemesi, yumuşak damağın veya büyümüş bademciklerin hava yolunu tıkaması sonucu en az 10 saniye nefes alamama durumu olarak tanımlanır. Bu tıkanıklık birkaç saniyeden dakikalara kadar sürebilir.
Uzman Doktor Alpar, uyku apnesi belirtileri arasında şiddetli horlama, nefes almada zorlanma, nefes durmaları ve ani uyanışlar, terleme, gece tuvalete sık kalkma, ağız kuruluğu, baş ağrısı, reflü, konsantrasyon bozukluğu, aşırı uyku hali ve sinirlilik gibi durumları sıraladı. Bu belirtilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Risk Faktörleri ve İlişkili Hastalıklar
Uyku apnesinin özellikle 40-70 yaş aralığında daha sık görüldüğünü belirten Uzman Doktor Alpar, obezitenin en önemli risk faktörü olduğunu ifade etti. Ayrıca burun, boğaz ve çene yapısındaki bozukluklar, bazı endokrin bozukluklar ve genetik yatkınlığın da risk faktörleri arasında olduğunu söyledi. Alpar, uyku apnesinin hipertansiyon, diyabet, hiperlipidemi, obezite gibi hastalıklarla ilişkili olduğunu ve kalp krizi ile inme gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti.
Tanı ve Tedavi
Uyku apnesi tanısının genellikle uyku laboratuvarında yapılan polisomnografi testi ile konulduğunu ifade eden Uzman Doktor Alpar, tedavi yöntemleri arasında obezitenin kontrol altına alınması, üst solunum yolu darlıklarının tedavisi ve CPAP (Kesintisiz Pozitif Nazal Basınç) tedavisi olduğunu söyledi. CPAP cihazı, gece boyunca yüze takılan bir maske aracılığıyla pozitif basınçlı hava vererek solunumu destekler. Tedavi edilmeyen uyku apnesinin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Alpar, hastaların belirtileri göz ardı etmeden uzman doktora başvurmaları gerektiğini vurguladı.